Bodrum Trafiğinin Amel Defteri Kapandı Mı?
Değişen dünya dinamikleri, cazibe merkezi olan Bodrum’un kimliğini de başkalaştırdı yıllar içinde.
Devletin kütüğündeki vasfı, “turizm ve ikinci konut ” olarak tescillenen Bodrum, kırk yıl içinde tam anlamıyla “metaformoz” geçirdi. Bunu ben demiyorum. Sadece sosyal medyada paylaşılan ” Eski Bodrum ” fotoğraflarına baksanız, sizin de benzer doğrultuda tanımlamada bulunacağınız bir durum tespiti aslında .
Tamamen yabancısı olduğu turizm sektörü ile tanışan dönemin Bodrum’u, sermayenin istekleri doğrultusunda şekillenmeye o zamanlar başlamış. Denizin, yeşilin, kumun ” fondaki martı ” mesabesinde ele alındığı bu günlere gelinmiş.
Neyse; “geçmişin bileti satılmaz” Gelelim bu yazının konusu olan “trafik ve sorunlarına”
Şehrin imar planı vücuda gelirken, kent dokusunun ayrılmaz parçası trafik de, sermayenin belirleyici siyaset üzerindeki aymaz etkisi ve yaklaşımı ile bugünün “arapsaçı ” sorunlarından biri olup çıkmış. Bitişik nizam iş yerleri , 90’lı yıllardan beri kanunda yeri olmasına rağmen uygulanmayan mesken ve iş yeri otopark yönetmeliği, şehrin imarı planlanırken yıllar sonrasının, yani bu günün öngörülememesi, öngörülse de sermaye – siyaset ilişkisinin toplumun menfaatinin önüne geçmesi, günümüz Bodrum trafiğini şekillendirmiş.
Artan nüfus ve araç sayısının en hissedilir yaşandığı yerlerin başında, dönemsel rağbetin yoğun olduğu Bodrum ve benzeri yerleşkeler, işletme, esnaf ve tatilciler açısından zorlaştırıcı etken açısından, idarecileri çözüm anlamında adımlar atmaya itiyor.
2021 yılı itibariyle ,Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca hazırlanan “Otopark Yönetmeliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik” Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Buna göre, her daire için en az 1 otopark zorunluluğu uygulamasında değişikliğe gidilerek, daire büyüklüklerine göre otopark zorunluluğu uygulaması getirildi.
Yapılan değişiklikle 80 metrekareden küçük her 3 daire için en az 1 otopark, 80 metrekare ile 120 metrekare arasındaki her 2 daire için en az 1 otopark, 120 metrekare ile 180 metrekare arasındaki her daire için en az 1 otopark ve 180 metrekare üzeri her daire için 2 otopark yeri ayrılmasına karar verildi.
Dükkan, mağaza ve banka gibi fonksiyonlarda her 30 metrekare için 1 olan otopark zorunluluğu, her 40 metrekare için 1 olarak, büro binalarında her 40 metrekare için 1 olan otopark zorunluluğu, her 50 metrekare için 1 olacak şekilde revize edildi.
Değişiklikle, otoparklarda engellilerin kullanımına uygun düzenlemelerin yapılması da kararlaştırıldı. Otoparkın öncelikle, bina bodrumunda karşılanması zorunluluğu kaldırılarak, talebe göre binanın bodrumunda ya da parsel arka, yan bahçesi veya ön bahçesinde veyahut bu bahçelerin altında öncelik olmadan karşılanabilmesi hükmü getirildi.
Bodrum yıkılıp yeniden inşa edilmeyecekse, yeni yönetmelik, büyümesi planlanan Bodrum’un imar planında etkili olabilir ancak.
Trafik ve sorunları ne olacak derseniz, trafikte yaşadığım üç ayrı olayı adli mercilere taşımış ve üç olayın da “takipsizlik” ile sonuçlandığı bir birey olarak, çok ümitvar değilim.
Gelen misafirler haklı olarak park yeri sorunuyla karşılaşmak istemeyecek, esnaf ve halk kaldırım ve iniş çıkış güzergahının araçlar tarafından işgal edilmesini istemeyecek, dezavantajlı bireyler kamusal alanda erişilebilirlik hakkının önünde engel olmasın isteyecek…
UKOME değişik birimlerle konuyu ele alıp, çözüm üretmeye çalışıyor. Bodrum Jandarma Trafik Birimi, sahip olduğu personel ve araç ile, kontrolü ile mükellef olduğu alanlarda görevini ifa etmeye çalışıyor . Emniyetin Trafik ekipleri, yoğun bir mesai harcıyor, trafiğin seyrüseferi, aksaklıkların giderilmesi adına.
Burada, değişen “Büyükşehir Yasası” ile, tasarruf ve kontrol babında, en edilgen kurum, Bodrum Belediyesi. Ama, trafiğin şu an ki halindeki aksaklıkların giderilmesi için, alan ve saha çalışması yapıp, çözüm önerilerini ilgili makama rapor etmiş .
Ana hatları ile vakıf olduğum raporun katılmadığım tek maddesi, şapkadan çıkan tavşan misali “doğal gaz” gibi kışkırtıcı olan, “çevre yolu” projesi.
Çok uzatmayalım yazıyı, Büyükşehir Belediyesi’nin kimi caddelerde araç parkının ücretli hale getirmesi, “Trafik Zabıta” diye bir birim var fakat, Danıştay kararı ile trafiğe müdahil olmasının yasaklanması..
Araç sahipleri şehirde uygun otopark arar, esnaflar hatalı parktan dolayı mağduriyet yaşamamayı umar, yaya ve dezavantajlı güruh kamusal alanda erişilebilirlik hakkının sekteye uğramamasını ister…
Herkesin şikayetçi olduğu bir alanda, yerinden yönetim anlayışına tezat şekilde, kanun ve mevzuat anlamında söz sahibi olmayan Bodrum Belediyesi, şikayetlerin odağında kalır. Bodrum Belediyesi’nin kontrolünde olduğu alanlar yok mu? Var… Trafiğe açık olduğu saatler ve kontrolü mevsimlere göre değişen, “Duba ve Baba’larla” trafik akışının kontrol edildiği güzergahlar var. Bu güzergahta bulunan dubaların kilidi, yakındaki bazı iş yeri sahiplerinin kontrolüne geçiyor. Yolu istediği gibi açıp kapıyor. Aracını parkedip, özel alanı gibi kullanıyor. Bu tarz yaklaşımların hak mağduriyetine yol açmaması adına Bodrum Belediyesi’nden taraf olmasını beklerim açıkçası.
Sizce de Bodrum Trafiğinin amel defteri kapandı mı a dostlar?